Merhaba Kristine! Sizinle röportaj yapma fırsatına sahip olmak bir zevk. Bize kim olduğunu söyleyebilir misin? Böylece seni daha iyi tanıyabiliriz.
Kristine: Ben Gürcistan'dan üniversiteden yeni mezun olmuş genç bir kızım. Yani çoğu yeni mezun gibi ben de tam olarak kim olduğumu ve bu dünyada ne yaptığımı bilmiyorum. Kesin olarak bildiğim bir şey var ki o da insanlarla iletişim kurmayı sevdiğim Bence kişi-sabır, zeka, nezaket ve dikkatlilik gibi özelliklerini ancak başka biriyle gösterebilir.
Yaşıma göre uzun yıllar iş tecrübem var (18 yaşımdan beri çalışıyorum) ama henüz tutkumu bulduğumu düşünmüyorum. Çoğu zaman gazeteci olarak çalıştım. Ayrıca 2 yıl iş-medya yayınlarından birinin web editörlüğünü yaptım. Ayrıca, sigorta acenteliği ve hizmet alanında yönetici olarak çalışma deneyimim var.
Tiflis Devlet Üniversitesi Sosyal ve Siyasal Bilimler Fakültesi'nde gazetecilik ve kitle iletişimi okudum. Azınlıkların, kadınların ve çocukların haklarını korumak benim için esas olan konular arasında. Kariyerimin dışında hobiler, spor, arkadaşlar ve ailemle vakit geçirmek benim için oldukça önemli.
Bize Ankara'daki hayatınızdan bahseder misin? Ne kadar zamandır buradasın ve neler yapmaktan hoşlanırsın?
Kristine: Buraya geldiğimden beri neredeyse bir ay oldu. Etrafımdaki insanlar çok ilgili, misafirperver, alçakgönüllü ve kibar oldukları için kendimi şanslı hissediyorum. Bir Gürcü olarak beni yemeklerle şaşırtmak kolay değil ama Türk yemeklerine takıntılıyım. Yerel hayatın ritmini gözlemlemeyi seviyorum. Ayrıca Ankara sokakları kedilerle dolu ve en sevdiğim hayvan kedi olduğu için bu durum da beni çok mutlu ediyor.
Gün içinde engelsiz ve mutlu yaşam organizasyonunun ofisinde vakit geçiriyorum. Boş zamanlarımda bol bol yürüyüş yapmaya ve şehrin mimarisini tanımaya çalışıyorum. Benim için ek bir kültürel deneyim olan İspanya'dan harika bir oda arkadaşım var. Umarım Ankara bana bağımsızlığı, zorlukların üstesinden gelmeyi ve kendime inanmayı öğretir.
Neden bu gönüllülük projesiniseçtin? En çok ne dikkatini çekti? Ve neden başka bir destinasyon değil de Türkiye'yi seçtin?
Kristine: Kendinizi bulmanın en iyi yolu, kendinizi başkalarının hizmetinde kaybetmektir. Bu sözler Gandhi'ye ait ve benim için çok şey ifade ediyor. Bence bunu yapmanın en iyi yollarından biri gönüllü olmak. Türkiye Gürcistan’ın komşu ülkesidir, ancak kültürü Gürcü kültüründen kökten farklıdır. Dolayısıyla dil, din, gelenekler ve tarihi miras birbirinden tamamen farklı ve bu benim için son derece büyüleyici.
Projede tam olarak ne yapıyorsun ve proje ilerledikçe neler yapmak istiyorsun?
Kristine: Şimdilik Erasmus+ çerçevesinde proje yazmayı öğreniyorum. Burada edindiğim bilgilerin gelecekteki çalışmalarımda bana çok yardımcı olacağını düşünüyorum.Ayrıca, STK'nın farklı sosyal ağlarını güncellemek ve toplantılara katılmak için ofis grubuyla başka faaliyetler yapıyorum. İtiraf etmeliyim ki yaptığım en güzel ve en keyifli aktivite Türkçe öğrenmek.
Yeni bir dil öğrenmek, yeni bir insana dönüşmek gibidir. Bu zamanda, kendi içinizde yeni düşünme biçimleri keşfedebilir ve hatta ana dilinizi daha derinden takdir edebilirsiniz.
Röportajı bitirirken, gençleri gönüllü projelere katılmaya teşvik eder misin?
Kristine: Gençlerin kendileri için yapabilecekleri en iyi şeyin gönüllü olmak olduğuna inanıyorum. Yabancı bir ülkede sokakta tanıştığınız rastgele bir kişi bile tüm hayatınızı daha iyi hale getirebilir. Gönüllülük aynı anda öğrenmek, eğlenmek ve bilgelik kazanmaktır. Bu yüzden gönüllülük deneyiminin zevkinden mahrum kalmamalarını herkese tavsiye ederim.
Teşekkürler Kristine.
05.12.2022
İngilizceden Türkçe'ye çeviri: Cenay GÜRHAN
Hello Kristine! It is a pleasure to have the opportunity to interview you. Can you tell us who you are? Thus get to know yourself better.
I am a young girl from Georgia who just graduated from university. So, like most new graduates, I don't know exactly who I am and what I am doing in this world. One thing I know for sure is that I love interacting with people. I think that only in relation to another person can one show his/her personal qualities - patience, intelligence, kindness, and mindfulness.
Compared to my age, I have many years of work experience (I have been working since I was 18), but I don't think I have found my passion yet. Most of the time, I worked as a journalist. Also, I was the web editor of one of the business-media publications for 2 years. Also, I have experience working as an insurance agent and as a manager in the service field.
I studied journalism and mass communication at the Faculty of Social and Political Sciences at Tbilisi State University. Protecting the rights of minorities, women, and children is important to me. Outside of my career, hobbies, sports, and spending time with friends and family are important to me.
Tell us about your life here in Ankara. How long have you been here and what do you like to do?
It's been almost a month since I came here. I feel blessed because the people around me are very caring, hospitable, modest, and kind. As a Georgian, it is not easy to surprise me with food, but I am obsessed with Turkish food. I like observing the rhythm of local life. Also, the streets of Ankara are full of cats, and cat is my favorite animal.
During the day I spend time in the barrier-free and happy life organization’s office. In my free time, I try to walk a lot and get to know the architecture of the city. I have an amazing roommate from Spain, which is an additional cultural experience for me. I hope Ankara will teach me independence, how to overcome difficulties, and believe in myself.
Why did you choose this volunteer project? What caught your attention the most? And why did you choose Turkey and not another destination?
"The best way to find yourself is to lose yourself in the service of others." – These words belong to Gandhi and mean a lot to me. I think, one of the best ways to do this is to volunteer.
Turkey is our neighboring country, however, its culture is radically different from Georgian culture. Language, religion, traditions, and historical heritage are unrelated and that is infinitely fascinating to me.
What exactly are you doing in the project and what would you like to do as the project progresses?
For now, I am learning how to write projects in the framework of Erasmus+. I think the knowledge gained here will help me a lot in my future work.
Also, I do other activities with the group of the office to update the different social networks of the NGO and attend meetings. I must admit that the best and most enjoyable activity I am engaged in is learning the Turkish language. I must admit that the best and most enjoyable activity I am engaged in is learning the Turkish language. Learning a new language is like transforming into a new person. At this time, you can discover new ways of thinking within yourself and even appreciate your native language more deeply.
To end the interview, would you encourage young people to participate in volunteer projects?
I believe that the best thing young people can do for themselves is to volunteer. Even a random person you meet on the street in a foreign country can change your entire life for the better. Volunteering is learning, unwinding, having fun, and gaining wisdom all at once. That's why I would advise all people not to deprive themselves of the pleasure of volunteering experience.
Thanks Kristine.
05.12.2022
